Uzmanlardan ‘üçlü salgın’ uyarısı: Kış döneminde solunum yolu enfeksiyonlarında ciddi artış yaşanabilir

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. İsmail Balık, 2 yıldan fazladır devam eden Covid-19 salgınında, ferdi müdafaa önlemlerinin tesiriyle, teneffüs yolu ile bulaşan başka enfeksiyonlarda önemli bir azalma yaşandığına dikkati çekti.

Bu nedenle bağışıklık sisteminin kelam konusu enfeksiyonları bir ölçü unuttuğunu belirten Balık, ferdî önlemlerin bırakılmasıyla kış periyodunda teneffüs yolu enfeksiyonlarında önemli artış yaşanabileceğini söyledi.

Kışı daha evvel yaşayan güney yarım küre ülkelerinde bu tablonun oluştuğunu, Yeni Zelanda ve Avustralya’da teneffüs yolu enfeksiyonlarının geçmiş yıllara kıyasla 5 kat arttığını aktaran Balık, bu kış ABD ve Avrupa’da da hadise sayılarında değerli artış beklendiğini vurguladı.

Balık, şöyle konuştu:

“Yapılan milletlerarası tahlillere nazaran, dünyada ‘triple epidemi’ yani ‘üçlü salgın’ ismi verilen, Covid-19, grip ve bilhassa okul çağındaki çocuklarda görülen, teneffüs yoluyla süratli bir biçimde bulaşan RSV virüsünün bu kış çok önemli halde artış göstermesi bekleniyor. Bu üç virüsteki salgının artmasına bağlı sıhhat sistemlerinde zorlanmaların yaşanacağına yönelik de tahliller var. ABD Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezi (CDC) ile Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) bu mevzuda ihtarlar yapmaya başladı.

Bu durum, ülkemizde de paralel seyredecektir. Geçmişte de daima bu türlü oldu. Hasebiyle bizim de bu kış, önemli biçimde alarm durumunda olmamız, maske ve aralık konusundaki ferdi önlemlere uymamız gerekiyor. Kış periyodunda kapalı ve kalabalık ortamlarda daha az vakit geçirmeliyiz, toplu taşıma üzere kapalı, kalabalık ortamlarda maske takmaya başlamalıyız. Böylece hem Covid-19‘dan hem de grip üzere başka teneffüs yolu enfeksiyonlarından korunabiliriz.”

“Grip aşısı olaylar artmadan yaptırılmalı”

Özellikle 65 yaş üstündekiler, gebeler ile diyabet, kalp hastalığı, kanser, bağışıklık yetmezliği üzere hastalıkları nedeniyle risk kümesinde yer alan bireylerin gribi de Covid-19 üzere ağır geçirebileceğine dikkati çeken Balık, “Bu kümede yer alan şahıslar, kesinlikle grip aşısını, grip hadiseleri çok aşırı artmadan yaptırmalı” tabirini kullandı.

Prof. Dr. Balık, bilhassa risk kümesinde ve ileri yaşta olup son Covid-19 aşısının üzerinden 4 aydan fazla vakit geçenlere de hatırlatma dozlarını yaptırmaları teklifinde bulunarak, Covid-19, grip üzere teneffüs yoluyla bulaşan enfeksiyonların, sinüzitin yanı sıra zatürreye dönüşme riski bulunuyor. Kelam konusu hastalıklarda belirtiler de birbirine çok benziyor. Bu ayrımın yapılması, ek tedavilerin buna nazaran kullanılması açısından kesinlikle tabibe başvurulmalı” dedi.

Okullarda “RSV” uyarısı

Balık, çocuklarda çoklukla hapşırma, göz yaşarması, burun akıntısı, hafif ateş üzere bulgularla seyreden RSV virüsünün bazen daha ağır tablolara yol açabildiğine işaret ederek, “Okullarda bilhassa RSV üzere teneffüs yoluyla bulaşan hastalıklarda önemli bir artış var. Çocuklar okulda birbirlerinden enfeksiyonu alıyor, hastalık çoklukla hafif, 2-3 içinde geçiyor. Ama meskende yetişkinlere bulaştırdıklarında daha ağır seyredebiliyor” diye konuştu.

Yetişkinlerde 1 hafta-10 gün ortasında süren bu hastalığın iş gücü kaybına da yol açtığını aktaran Balık, hasta olan şahısların kendini izole etmesinin, bu hastalığı geçiren çocukların da hastalık sürecinde okula gönderilmemesinin kıymet taşıdığını vurguladı.

“Gereksiz yere antibiyotik kullanılmamalı”

Soğuk algınlığı geçiren birtakım şahısların süratle antibiyotiğe yöneldiğine de dikkati çeken Balık, gereksiz antibiyotik kullanımının bu ilaçlara karşı önemli bir direnç tablosu oluşturduğunu anlattı.

Hastaların antibiyotik reçete edilmesi konusunda ısrarcı olmaması gerektiğinin altını çizen Balık, “Ayakta geçirilen enfeksiyonlarda mümkün olduğunca antibiyotik kullanılmamalı. Teneffüs yoluyla bulaşan enfeksiyonların yüzde 90’ından fazlası virüslere bağlıdır. Antibiyotikler virüslerde katiyetle tesirli değildir. Bu nedenle gereksiz yere antibiyotik kullanılmamalı. Şahıslar tertipli uyur, beslenmesine dikkat eder ve sigara içmezse bedeni aslında süratli bir halde hastalığı yener” diye konuştu.

Prof. Dr. Balık, teneffüs yolu enfeksiyonlarından korunmak açısından da sağlıklı beslenmenin, haftanın 3-4 günü yürüyüş yapmanın ve sigaradan uzak durmanın ehemmiyet taşıdığını söyledi. (AA)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir